24 Eylül 2012 Pazartesi

Sırma

Önünde duran su şişesinden esinlenerek adını Sırma koydum. En sevdiğim bebeğimin adını da kolonyadan esinlenerek Selin koymuştum, pek bir şey değişmemiş. 






27 ile yollarımı ayırıp 28'den gün çalmaya böyle başladım. Cumartesi-Pazar çalıştım ama ne gam...

Şu prenses lambalarından isterdim küçükken. Böyle demiştim geçen gün İstiklal'de yürürken. İnsan ne istediğine dikkat etmeli sahiden. Korkunçmuş biraz. Lambası yok bunun, müziği var, bir de dönüyor. İsterse Chucky olsun valla, gülücüklendim mi gülücüklendim. Çiçeğim bile oldu benim. Sertan da kokteyl hazırladı. Bebeğim, çiçeğim, içkim... daha ne olsun derken bu çaldı: http://fizy.com/s/153vrf


20 Eylül 2012 Perşembe

O Gün Benim Doğum Günüm

"Ben doğum günü kutlamam."

Kutlamam. Önemsemem çünkü. 

Ama ister istemez önemsediğimi, doğum günüm olan bu Pazar günü çalışacağımı öğrendiğim an anladım. 

Değerini kaybetmeden anlamamaya benzer bir tadı var. 


17 Eylül 2012 Pazartesi

En İnsan An

En insan olduğu anlardan utanır mı insan, ne ayıp şey. Yere kıç üstü oturuverince ya da aşkı sevdayı ima edince, çocuklardan bahsedince utanılır mı hiç. Geleceğe atıfta bulunup hayal mayal kurunca... daha ne kadar insan olabilirsin halbuki. Korku işte, içgüdü. İnsan kendini korumaya odaklı, güçsüz olmaktan, daha doğrusu güçsüz görünmekten tırım tırım kaçıyor. Şahsen dehşete kapılıyorum kendi minikliğim karşısında. Ağzımdan çıkanları bir bir gerisingeri tıkmak istiyorum ağzıma. Çok lazımsa içinden hayal kur be kadın, içinden sev. Olmuyor işte. Ulan çocuklardan bahsedince utancından yerin dibine geçer mi insan be...

1 Eylül 2012 Cumartesi

Gökova için Rakı Vakti

İnceyalı mimozaları (ben bu telefonun kamerasının filtre işini tam kıvıramadım sanki)

İnceyalı için rakı vakti

25 yıl boyunca çimdiğim deniz (İnceyalı). Bungalovlar da bunun 5 metre gerisinden başlar, sabah yüzünü yıkayacağına denize girersin mis gibi.


Karşıki dağlar Marmaris & Datça

Hurma sahili



Kayabaşı restoranın altı bar olmuş dediler, gittik (Hurma)







Rakı manzarası dediğin...


Sanatsal değeri olan fotoğraflar babama ait, "na bizim buralar da böyle" temalı fotoğraflar ise bana. Bodrum'a bir saat mesafedeki Mazı Köyü'ne bağlı Hurma ve İnceyalı koylarında çekildiler. Büyük bölümünde rakı ve melisa kokuları da bize eşlik etti. Avram Bey kızacak ama ne yapalım :)

Akşam Çökertme'de düğün var, ben yavaştan hazırlanayım artık.